Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15 - 09 - 2015, 09:03   #4 (permalink)
Çevrimdışı
Sare Konuyu Baslatan
Kullanıcıların profil bilgileri ziyaretçilere kapalı
Cevap: Friedrich Nietzsche


25 Ağustos 1900 Friedrich Wilhelm Nietzsche öldü

Akıllı ol, Ariadne!
Küçük kulakların var,
Benim kulaklarım var sende;
Zekice bir sözcük sok içlerine.
Kendini sevecekse kişi,
Önce nefret etmek zorunda değil mi kendisinden?
L a b i r e n t i n i m b e n s e n i n. . .

Nietzsche, 24 yaşındayken Basel Üniversitesi'nde Klasik Filoloji profesörü oldu. On yıl sonra ise tüm hayatı boyunca peşini bırakmayan hastalıkları nedeniyle profesörlükten ayrılmak zorunda kaldı. Böylece henüz pek tanınmayan bir yazar olarak Fransa, İtalya, Almanya ve İsviçre'yi dolaştı. 44 yaşındayken ağır bir ruh hastalığına tutuldu. Hayatının geri kalan kısmında çalışamadı ve bakıma muhtaç oldu, 55 yaşında ölünceye dek önce annesi, sonra da kız kardeşi tarafından bakıldı. 1890'ların başından itibaren hızla tanınmaya başladı, ancak o bunun farkına varamadı.

Genç Nietzsche, özellikle filozof Schopenhauer'den çok etkilenmişti. Daha sonra Schopenhauer'in pesimizmini aşmak istedi ve felsefesinin merkezine yaşamın radikal bir olumlanmasını yerleştirdi. Eserlerinde ahlak, din, felsefe, bilim ve sanat formları sert bir şekilde eleştirilir. Çağdaş kültür, onun gözünde Antik Yunan'a kıyasla yaşam karşısında çok daha zayıftı. Nietzsche'nin tekrarlanan saldırılarının başlıca hedefi Hıristiyan ahlakı, Hıristiyan ve Platoncu metafizikti. Gerçeğin değerini sorgulamak suretiyle modern ve postmodern felsefi düşüncelerin önünü açtı. Nietzsche'nin "üstün insan", "güç istenci" veya "bengi dönüş" gibi konseptleri bugün bile yorumlara ve tartışmalara neden olmaktadır.

Nietzsche'nin düşünceleri felsefenin çok ötesine etki etmiş, çok farklı yorum ve değerlendirmelere konu olmuştur. Yazılarında katı bir sistematik vardır; düşüncelerini ifade etmek için aforizmalar kullanmıştır. Zerdüşt Böyle Buyurdu adlı eserinde kullandığı coşkulu-lirik stil, onun bir yazar olarak kabul edilmesini sağlamıştır. Nietzsche'nin kişiliğine duyulan biyografik ve psikolojik ilgi, diğer filozoflara nazaran çok daha büyüktür.

Nietzsche, "tanrının ölümü" metaforuyla içinde yaşadığı burjuva toplumunun çelişkilerini eleştiriyordu, ama bir devrimci değildi. Bir idealist olarak tarihi sınıfların değil, bireylerin yaptığını düşünüyor ve bunu "üstün insan" metaforuyla ortaya koyuyordu. Yığınları bir sürü olarak görüyor, bu sürünün ancak doğuştan gelen üstün niteliklere sahip, bu niteliklerini zaman içerisinde geliştiren liderler tarafından güdülebileceğini söylüyordu.

Nietzsche, eserlerinde sık sık kendisine yer veriyordu. Wagner'e duyduğu büyük hayranlık, onun Wagner'in eşi Cosima'ya büyük bir hayranlıkla, platonik bir aşkla bağlanmasına yol açmıştı. "Ariadne'nin Yakınması" adlı şiirinde kendisini esriklik tanrısı Dionysos yerine koyuyor, canına kıyan prenses Ariadne olarak gördüğü Cosima'yı göğe alıp bir tanrıça kılıyordu.

Almanca dilini büyük bir ustalıkla kullanan ve bugün bile hakkında sayısız kitabın yazıldığı filozofun eserlerinin bir kısmı şunlardır:

Tragedya'nın Doğuşu
Ecce Homo
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Tan Kızıllığı
Nietzsche Wagner'e Karşı- Wagner Olayı
Gezgin İle Gölgesi
Gelecekteki Felsefe
Ecco Homo
Dionysos Dithrambosları
Deccal
Ahlakın Soykütüğü Üstüne
Yunanlıların Trajik Çağında Felsefe
Putların Alacakaranlığı
Tarih Üzerine

  Alıntı ile Cevapla